Yazarlarımız Uğur Meleke, Güntekin Onay, Mehmet Arslan ve Fırat Aydınus, Futbol Kurulu’nda Üstün Lig’in 11. haftasında yaşananları yorumladı.
1- Hatay mağlubiyetinin faturasını futbolculara kesen Valerien Ismael için yolun sonu geldi mi yoksa idare onda ısrar etmeli mi?
UĞUR MELEKE: BU ANLAYIŞLA ŞiKAYET EDEMEZSiN
Ismael’e sanırım uzun vakittir birinci defa katılıyorum, kimi siyah-beyazlı futbolcularda form ve hatta iştah sorunu var. Lakin aslına bakarsanız 25 kişilik takımlar bunun için kuruluyor, iştahsızı kenarda oturt, iştahlıyı oynat diye! Sen Trabzon maçında vasatı aşamayan 11’i (bir sakat haricinde) tıpkı biçimde alana sürersen, hatta yaptığın birinci üç oyuncu değişikliği de teğe bir birebir olursa bu biçimde iştahsız futbolcudan şikayet edemezsin. Üstelik Beşiktaş’ın son derece derin bir takımı varken… Bu tablo geçtiğimiz sezonki Fenerbahçe-Pereira eşleşmesinin birebiri. Geçen dönem Ali Koç’un yaptığını bu dönem Ahmet Parıltı Çebi yapıyor, “Ferrari’sini LPG taktıran bilge” imgesi bu.
GÜNTEKiN ONAY: ISMAEL’LE GERiLiYOR
Beşiktaş’ta Valerien Ismael ile ilgili asıl sorun oyunun her hafta daha da geriye gitmesi. Kişisel manada da futbolcuların performansında ilerleme yok, düşüş var. Ayrıyeten şöyleki bir imaj var: oyuncu kümesi Valerien Ismael’in sistemine ve oyun anlayışına inanmıyor. Bu takım bundan fazlaca daha tecrübeli ve yaratıcı bir teknik adamı hak ediyor.
FIRAT AYDINUS: BEŞiKTAŞ TÜNELDE, KARAR YÖNETiMDE
Ülkemizdeki futbol ikliminde birtakım kararlar ve kimi sonlar kademeli olarak adım adım gelir. Beşiktaş’ta bu silsile yolu evvela geleceğe dair umudunu yavaş yavaş yitiren taraftarın protestolar ile başladı. Ardından bu ortamın nabzını elinde tutmak isteyen ve yumuşatma yoluna giden idarenin Ismael’e sahip çıkması oldu. Köprüdilk evvel son çıkış ise; teknik adamın futbolcuları gaye göstermesi, futbolcuların hoca ile ilgili serzenişleridir. İşte bu an tünele girildiğinin göstergesidir. Tünelin sonunda ya taraftarın seslerine kulak verilip, onların isteği paralelinde memnunluk ve huzur ya da sabır ve metanet ile teknik adama dayanak seçeneklerinden biri tercih edilecek.
MEHMET ARSLAN: PEREiRA TRAVMASI YAŞATILIYOR
Geçen hafta İsmael’e yönelik tenkitlerin hiç de suçsuz olmadığını düşündüğümü söylemiştim. Hala tıpkı kanaatteyim. Kaldı ki İsmael’in sözleri benim fikirlerimin paralelinde. Beşiktaş ismine acı bir gerçeği daha söz etmeliyim geçtiğimiz dönem F.Bahçe’de Pereria’nın yaşadığı bir travma yaşatılıyor İsmael’e. Beşiktaş idaresi karar vermeli taraftara ve futbolcuya dayalı bir düzenle mi ilerleyecekler yoksa bir teknik adam grubu mı olacaklar. Bu kaybedilen şampiyonluklardan ya da puanlardan daha değerli bir bahis. Tam tam davullarıyla Beşiktaş teknik yöneticinin kimyasını bozdular. Ve Beşiktaş’ın da…
2- G.Saray’da Alanya birlikteliği daha sonrası herkes hakemlere isyan etti. Sarı kırmızılılar haklı mı? Pekala oyun olarak istenen seviyedeler mi?
MEHMET ARSLAN: HAKEM iLE KUŞ GÖSTERiLiYOR Pekala PARALAR ÖDENiYOR MU?
G.Saray, Alanya maçındaki hakem isyanında sonuna kadar haklıdır. Lakin bu haklılığı yalnızca o 90 dakika için geçerlidir. Geçtiğimiz dönemlerde F.Bahçe’nin ortaya koyduğu tutumu artık G.Saray sergiliyor. Kazanamıyorsanız hatalı kesinlikle diğerleridir. Bu anlayış bir grubu, futbolcuları, teknik adamı özeleştiriden mahrum bırakır. G.Saray üzere bir ekip, büyük bir grup 2-0 galibiyeti 10 kişi ile koruyamıyorsa buradaki sorun hakemden öte bir meseledir. Lakin “Hakem” diyerek bize kuşu gösteriyorlar. Sahi, futbolcuların parası ödeniyor mu kadroda?
GÜNTEKiN ONAY: ERKEN VE AĞIR KIRMIZI KART KALPLERi DE KIRDI
Enerjisini saha içine değil de dışarıya veren kadrolar, teknik adamlar ve yöneticilere yıllardır sıkça rastladık. Bu hengameler kimseye asla bir yarar getirmedi. Icardi ve Mertens’in birinci kere sahne aldığı ve her şeyin Galatasaray açısından epey âlâ başladığı bir maçta gelen erken ve ağır kırmızı kart kaybedilen puanların da ötesinde güya biraz kalpleri de kırdı. O yüzden reaksiyon büyük oldu.
UĞUR MELEKE: G.SARAY GEÇMiŞTE ALi KOÇ’UN YAPTIĞI YANLIŞA DÜŞÜYOR
Ali Palabıyık makus maç yönetti, Boey’in kırmızı kartı ağırdı. Fakat yeryüzünde yanlış kararla 10 kişi kalan birinci ekip G.Saray değil, son da olmayacak. Harika futboldan daha sonra 2-0’ı koruyamamanızı kusurlu kartla açıklamaya çalışırsanız, 2. devre resesif değişiklikleri ve çok tutucu oyunu ıskalarsınız. F.Bahçe 3 dönem yanlış teknik adam tercihleri yaptı; Ali Koç idaresi daima hakemleri ve yayıncıyı suçladı. Artık Jesus diye bir devrimci başa geldi, her şey süt liman! G.Saray idaresi de şu anda Ali Koç’un yaptığı yanlışa düşüyor, sorunu yalnızca dışarıda arıyor. Bu teknikle 13 yaş ortalamalı toplumsal medyayı konsolide edebilirsiniz, en epey bağıran da siz olabilirsiniz tahminen. Lakin muvaffakiyet epey bağırdığınızda değil, doğruları yaptığınızda gelecektir.
FIRAT AYDINUS: G.SARAY RiTMi BULAMADI LAKİN HAKEM YANILGISI DA YADSINAMAZ
Oyun olarak istenen düzeyde olmasa da G.Saray ismine birkaç ve bilhassa son maçta var olan yanlışları doğal ki görmezden gelmek mümkün değil. Farklı skora gidilecek bir maç izlenimi verirken bariz gol bahtı değerlendirmesinde Boey’un gördüğü kırmızı kart G.Saray ismine olumsuz olarak cereyan eden en değerli kırılma anıydı. Bu da ister istemez maçın gidişatına tesir eden değerli bir faktördü. Lakin nihayetinde şu var ki, Galatasaray’ın ritmini ve istikrarlı oyununu bir an evvel yakalaması gerekiyor.
3- Jesus ligde 5-6 güzel ekip olduğunu söylerken, Emre Belözoğlu’nu ve Başakşehir’i övdü. Jesus haklı mı, 5-6 kadro yarışta kalabilir mi?
FIRAT AYDINUS: ARALIK SONUNDA YARIŞ 2-3 KADROYA DÜŞECEKTiR
Ligin en formda iki teknik adamı ve en çok gol atan ile en az gol yiyen iki kadronun müsabakasında son 15 dakika ortasında Jesus’un deneyimi skoru F.Bahçe lehine çevirdi. Jesus tarafınca Emre Belözoğlu’na yapılmış övgünün sebebi, karşısında teknik ve taktik olarak yeterli bir kadro bulması ve Başakşehir’in performansı paralelinden dolayı olsa gerek.. Lig yarışında doruğa oynayan ekipleri göz önüne alarak 5-6 yeterli ekip olduğunu dediğini sanıyorum, Lakin Aralık ayı daha sonrası kopmaların yaşanacağı ve dönem sonuna hakikat ligin 2 yahut 3 ekibin ortasında olduğu bir şampiyonluk yarışına bürüneceği kanaatindeyim.
MEHMET ARSLAN: HAKEM-MAKEM DiNLEMiYOR iZLEYENE KEYiF VERiYORLAR
Adana DS, Başakşehir, Konya ve kısmen Trabzon ile oyuncuya bağlı kalmayan, planı ve oyun karakteri olan grup F.Bahçe. Bu grupları izlemekten keyif alıyorum. Hakem, makem dinlemiyorlar. Ancak F.Bahçe’nin yeri farklı. Her maçta favori, her futbolcu gelişme kaydediyor ve hazır. Bu farklılık onları ligin favorisi kılıyor. Sahi ne oldu 3-4’lü defans güldürüsü ile Pereria’yı gömenlere? Birebirini Jesus’a da yapsanıza. F.Bahçe’nin en büyük çıkarı düzgün bir hoca kadar, gösterdikleri yöneticilik başarısı. Artık nerede konuşmaları ve susmaları gerektiğini biliyorlar.
GÜNTEKiN ONAY: JORGE JESUS HAKİKATEN Mükemmel BiR TEKNiK ADAM
Son derece taktiksel bir maç oldu ve 2 ekip da birbirini kilitledi. Jesus, daha sonradan alana sürdüğü oyuncular ile de zorluk derecesi yüksek maçı kazanmayı bildi. F.Bahçe’nin epeyce geniş takımı var fakat nitekim de harika yıldızları yok. Jesus sahiden kusursuz bir teknik adam, her oyuncudan randıman alıyor. Mükemmeliyetçi ve daima fazlasını istiyor. Kadroda disiplin en üst seviyede.
UĞUR MELEKE: BAŞAKŞEHiR SON ANA KADAR YARIŞTA OLACAKTIR
2000’lerin başında Lineker’e Premier Lig’in artık dünyanın en uygun ligi olup olmadığı sorulduğunda karşılığı şöyleki olmuştu: “Bir ligin kalitesini doruktaki devler değil, orta sınıf belirler. La Liga’nın orta sınıf ekipleri hâlâ bizden uygun. O yüzden İspanya bizden güzel bir lig.” Üstün Lig’de de toparlanma var ise niçini Başakşehir, Adana DS, Konya, Kayseri üzere farklı stratejileri olan ekipler. Belözoğlu, Montella, Farioli, Atan, Palut üzere idealist teknik adamlar. Takım derinliğini de göz önüne aldığımda Başakşehir’in ligin sonuna kadar yarışın ortasında kalabileceğini düşünüyorum.
4- Trabzon ligde yarışa tutunurken Kızılyıldız maçına da moralli gidecek. Trabzon ve başka takımların kümedeki bahtını nasıl görüyorsunuz?
UĞUR MELEKE: TRABZON, OTOMATiK DEVLER LiGi BiLETi iÇiN SAHNE ALIYOR
Avrupa kupalarındaki dört temsilcimizin üçü başkan. Ben F.Bahçe, Başakşehir ve Sivas’ın kümelerini önder bitireceklerine de inanıyorum aslına bakarsanız. Trabzon da Monaco zaferiyle süper bir geri dönüşe imza attı, bence pekala Kızılyıldız ve Ferencvaros’u da yenebilecek güçte bordo-mavililer. Bir orta 21. basamağa düştüğümüz UEFA ülkeler sıralamasında 14.’lüğe tırmandık. Bu performansı sürdürürsek dönemi birinci 11’de bitirip otomatik Şampiyonlar Ligi biletine tekrar kavuşacağımıza inanıyorum. Sırbistan şu anda sıralamada direkt rakibimiz. Trabzon, Kızılyıldız karşısında yalnızca 3 puan için değil, 2023-24 Harika Lig şampiyonunun Devler Ligi bileti için de gayret verecek.
FIRAT AYDINUS: EN KRiTiK MAÇ TRABZON’UN iNŞALLAH bir daha 4’TE 4 OLUR
Abdullah hoca Trabzon’a birinci geldiğinde defans kurgusu ve gol yememe konusuna vurgu yapmıştı. O süreçte de birden fazla maçta genelde tek farklı galibiyetler alındı. Şampiyon kadro takımındaki değişiklikler bu yıl prestiji ile ekibi oyun manasında belirli bir bocalama evresine soksa da bu vakitte de Avcı sonuca gitmesini bir biçimde başardı. F.Bahçe ve Başakşehir’in kümede puan olarak rahat bir durumda olduğunu söyleyebiliriz. Tezini devam ettirmesi ismine Cluj maçında Sivas en azından yenilmemeli. Kızılyıldız deplasmanı ise Trabzon için kritik bir maç. İnşallah bundan evvelki hafta üzere 4’te 4 yapacağımız sonuçları elde ederiz.
GÜNTEKiN ONAY: 4’TE 4 YAPMAK DÜŞ Üzereydi FAKAT BU DEFA MÜMKÜNLÜK AZ
Son Avrupa gecesi 4’te 4 yapmak düş üzereydi. Fakat bu kere bu mümkünlük fazlaca az. Kızılyıldız deplasmanı atmosfer prestijiyle her vakit için epey zordur. Rennes kolay kolay maç kaybetmiyor. Başakşehir, Fiorentina deplasmanında birliktelik alırsa yeterli sonuç olur. Ben Sivasspor’un Cluj’u yeneceğini düşünüyorum.
MEHMET ARSLAN: iNANIYORUM Ki 4 EKİP DA KÜMELERİNDEN ÇIKACAKLAR
Abdullah Avcı uzun mühlet plan yapabileceğiniz istikrarlı bir teknik adam. Başakşehir’de bir futbol kültürü oluşturdu, bunu Trabzon’da oluşturabilmesi için de vakte gereksinimi var. Şayet bu sabrı gösterebilirlerse Trabzon için ilerdeki günler fazlaca daha aydınlık olacaktır.
Avrupa kupalarına gelince 4 ekibin da kümeden çıkacağına yürekten inanıyorum. Bilhassa Sivas’ı ayırıyorum. Kısıtlı takıma karşın hem ligde hem Avrupa’daki gayretlerine alkış tutuyorum.
Okumaya devam et...
1- Hatay mağlubiyetinin faturasını futbolculara kesen Valerien Ismael için yolun sonu geldi mi yoksa idare onda ısrar etmeli mi?
UĞUR MELEKE: BU ANLAYIŞLA ŞiKAYET EDEMEZSiN
Ismael’e sanırım uzun vakittir birinci defa katılıyorum, kimi siyah-beyazlı futbolcularda form ve hatta iştah sorunu var. Lakin aslına bakarsanız 25 kişilik takımlar bunun için kuruluyor, iştahsızı kenarda oturt, iştahlıyı oynat diye! Sen Trabzon maçında vasatı aşamayan 11’i (bir sakat haricinde) tıpkı biçimde alana sürersen, hatta yaptığın birinci üç oyuncu değişikliği de teğe bir birebir olursa bu biçimde iştahsız futbolcudan şikayet edemezsin. Üstelik Beşiktaş’ın son derece derin bir takımı varken… Bu tablo geçtiğimiz sezonki Fenerbahçe-Pereira eşleşmesinin birebiri. Geçen dönem Ali Koç’un yaptığını bu dönem Ahmet Parıltı Çebi yapıyor, “Ferrari’sini LPG taktıran bilge” imgesi bu.
GÜNTEKiN ONAY: ISMAEL’LE GERiLiYOR
Beşiktaş’ta Valerien Ismael ile ilgili asıl sorun oyunun her hafta daha da geriye gitmesi. Kişisel manada da futbolcuların performansında ilerleme yok, düşüş var. Ayrıyeten şöyleki bir imaj var: oyuncu kümesi Valerien Ismael’in sistemine ve oyun anlayışına inanmıyor. Bu takım bundan fazlaca daha tecrübeli ve yaratıcı bir teknik adamı hak ediyor.
FIRAT AYDINUS: BEŞiKTAŞ TÜNELDE, KARAR YÖNETiMDE
Ülkemizdeki futbol ikliminde birtakım kararlar ve kimi sonlar kademeli olarak adım adım gelir. Beşiktaş’ta bu silsile yolu evvela geleceğe dair umudunu yavaş yavaş yitiren taraftarın protestolar ile başladı. Ardından bu ortamın nabzını elinde tutmak isteyen ve yumuşatma yoluna giden idarenin Ismael’e sahip çıkması oldu. Köprüdilk evvel son çıkış ise; teknik adamın futbolcuları gaye göstermesi, futbolcuların hoca ile ilgili serzenişleridir. İşte bu an tünele girildiğinin göstergesidir. Tünelin sonunda ya taraftarın seslerine kulak verilip, onların isteği paralelinde memnunluk ve huzur ya da sabır ve metanet ile teknik adama dayanak seçeneklerinden biri tercih edilecek.
MEHMET ARSLAN: PEREiRA TRAVMASI YAŞATILIYOR
Geçen hafta İsmael’e yönelik tenkitlerin hiç de suçsuz olmadığını düşündüğümü söylemiştim. Hala tıpkı kanaatteyim. Kaldı ki İsmael’in sözleri benim fikirlerimin paralelinde. Beşiktaş ismine acı bir gerçeği daha söz etmeliyim geçtiğimiz dönem F.Bahçe’de Pereria’nın yaşadığı bir travma yaşatılıyor İsmael’e. Beşiktaş idaresi karar vermeli taraftara ve futbolcuya dayalı bir düzenle mi ilerleyecekler yoksa bir teknik adam grubu mı olacaklar. Bu kaybedilen şampiyonluklardan ya da puanlardan daha değerli bir bahis. Tam tam davullarıyla Beşiktaş teknik yöneticinin kimyasını bozdular. Ve Beşiktaş’ın da…
2- G.Saray’da Alanya birlikteliği daha sonrası herkes hakemlere isyan etti. Sarı kırmızılılar haklı mı? Pekala oyun olarak istenen seviyedeler mi?
MEHMET ARSLAN: HAKEM iLE KUŞ GÖSTERiLiYOR Pekala PARALAR ÖDENiYOR MU?
G.Saray, Alanya maçındaki hakem isyanında sonuna kadar haklıdır. Lakin bu haklılığı yalnızca o 90 dakika için geçerlidir. Geçtiğimiz dönemlerde F.Bahçe’nin ortaya koyduğu tutumu artık G.Saray sergiliyor. Kazanamıyorsanız hatalı kesinlikle diğerleridir. Bu anlayış bir grubu, futbolcuları, teknik adamı özeleştiriden mahrum bırakır. G.Saray üzere bir ekip, büyük bir grup 2-0 galibiyeti 10 kişi ile koruyamıyorsa buradaki sorun hakemden öte bir meseledir. Lakin “Hakem” diyerek bize kuşu gösteriyorlar. Sahi, futbolcuların parası ödeniyor mu kadroda?
GÜNTEKiN ONAY: ERKEN VE AĞIR KIRMIZI KART KALPLERi DE KIRDI
Enerjisini saha içine değil de dışarıya veren kadrolar, teknik adamlar ve yöneticilere yıllardır sıkça rastladık. Bu hengameler kimseye asla bir yarar getirmedi. Icardi ve Mertens’in birinci kere sahne aldığı ve her şeyin Galatasaray açısından epey âlâ başladığı bir maçta gelen erken ve ağır kırmızı kart kaybedilen puanların da ötesinde güya biraz kalpleri de kırdı. O yüzden reaksiyon büyük oldu.
UĞUR MELEKE: G.SARAY GEÇMiŞTE ALi KOÇ’UN YAPTIĞI YANLIŞA DÜŞÜYOR
Ali Palabıyık makus maç yönetti, Boey’in kırmızı kartı ağırdı. Fakat yeryüzünde yanlış kararla 10 kişi kalan birinci ekip G.Saray değil, son da olmayacak. Harika futboldan daha sonra 2-0’ı koruyamamanızı kusurlu kartla açıklamaya çalışırsanız, 2. devre resesif değişiklikleri ve çok tutucu oyunu ıskalarsınız. F.Bahçe 3 dönem yanlış teknik adam tercihleri yaptı; Ali Koç idaresi daima hakemleri ve yayıncıyı suçladı. Artık Jesus diye bir devrimci başa geldi, her şey süt liman! G.Saray idaresi de şu anda Ali Koç’un yaptığı yanlışa düşüyor, sorunu yalnızca dışarıda arıyor. Bu teknikle 13 yaş ortalamalı toplumsal medyayı konsolide edebilirsiniz, en epey bağıran da siz olabilirsiniz tahminen. Lakin muvaffakiyet epey bağırdığınızda değil, doğruları yaptığınızda gelecektir.
FIRAT AYDINUS: G.SARAY RiTMi BULAMADI LAKİN HAKEM YANILGISI DA YADSINAMAZ
Oyun olarak istenen düzeyde olmasa da G.Saray ismine birkaç ve bilhassa son maçta var olan yanlışları doğal ki görmezden gelmek mümkün değil. Farklı skora gidilecek bir maç izlenimi verirken bariz gol bahtı değerlendirmesinde Boey’un gördüğü kırmızı kart G.Saray ismine olumsuz olarak cereyan eden en değerli kırılma anıydı. Bu da ister istemez maçın gidişatına tesir eden değerli bir faktördü. Lakin nihayetinde şu var ki, Galatasaray’ın ritmini ve istikrarlı oyununu bir an evvel yakalaması gerekiyor.
3- Jesus ligde 5-6 güzel ekip olduğunu söylerken, Emre Belözoğlu’nu ve Başakşehir’i övdü. Jesus haklı mı, 5-6 kadro yarışta kalabilir mi?
FIRAT AYDINUS: ARALIK SONUNDA YARIŞ 2-3 KADROYA DÜŞECEKTiR
Ligin en formda iki teknik adamı ve en çok gol atan ile en az gol yiyen iki kadronun müsabakasında son 15 dakika ortasında Jesus’un deneyimi skoru F.Bahçe lehine çevirdi. Jesus tarafınca Emre Belözoğlu’na yapılmış övgünün sebebi, karşısında teknik ve taktik olarak yeterli bir kadro bulması ve Başakşehir’in performansı paralelinden dolayı olsa gerek.. Lig yarışında doruğa oynayan ekipleri göz önüne alarak 5-6 yeterli ekip olduğunu dediğini sanıyorum, Lakin Aralık ayı daha sonrası kopmaların yaşanacağı ve dönem sonuna hakikat ligin 2 yahut 3 ekibin ortasında olduğu bir şampiyonluk yarışına bürüneceği kanaatindeyim.
MEHMET ARSLAN: HAKEM-MAKEM DiNLEMiYOR iZLEYENE KEYiF VERiYORLAR
Adana DS, Başakşehir, Konya ve kısmen Trabzon ile oyuncuya bağlı kalmayan, planı ve oyun karakteri olan grup F.Bahçe. Bu grupları izlemekten keyif alıyorum. Hakem, makem dinlemiyorlar. Ancak F.Bahçe’nin yeri farklı. Her maçta favori, her futbolcu gelişme kaydediyor ve hazır. Bu farklılık onları ligin favorisi kılıyor. Sahi ne oldu 3-4’lü defans güldürüsü ile Pereria’yı gömenlere? Birebirini Jesus’a da yapsanıza. F.Bahçe’nin en büyük çıkarı düzgün bir hoca kadar, gösterdikleri yöneticilik başarısı. Artık nerede konuşmaları ve susmaları gerektiğini biliyorlar.
GÜNTEKiN ONAY: JORGE JESUS HAKİKATEN Mükemmel BiR TEKNiK ADAM
Son derece taktiksel bir maç oldu ve 2 ekip da birbirini kilitledi. Jesus, daha sonradan alana sürdüğü oyuncular ile de zorluk derecesi yüksek maçı kazanmayı bildi. F.Bahçe’nin epeyce geniş takımı var fakat nitekim de harika yıldızları yok. Jesus sahiden kusursuz bir teknik adam, her oyuncudan randıman alıyor. Mükemmeliyetçi ve daima fazlasını istiyor. Kadroda disiplin en üst seviyede.
UĞUR MELEKE: BAŞAKŞEHiR SON ANA KADAR YARIŞTA OLACAKTIR
2000’lerin başında Lineker’e Premier Lig’in artık dünyanın en uygun ligi olup olmadığı sorulduğunda karşılığı şöyleki olmuştu: “Bir ligin kalitesini doruktaki devler değil, orta sınıf belirler. La Liga’nın orta sınıf ekipleri hâlâ bizden uygun. O yüzden İspanya bizden güzel bir lig.” Üstün Lig’de de toparlanma var ise niçini Başakşehir, Adana DS, Konya, Kayseri üzere farklı stratejileri olan ekipler. Belözoğlu, Montella, Farioli, Atan, Palut üzere idealist teknik adamlar. Takım derinliğini de göz önüne aldığımda Başakşehir’in ligin sonuna kadar yarışın ortasında kalabileceğini düşünüyorum.
4- Trabzon ligde yarışa tutunurken Kızılyıldız maçına da moralli gidecek. Trabzon ve başka takımların kümedeki bahtını nasıl görüyorsunuz?
UĞUR MELEKE: TRABZON, OTOMATiK DEVLER LiGi BiLETi iÇiN SAHNE ALIYOR
Avrupa kupalarındaki dört temsilcimizin üçü başkan. Ben F.Bahçe, Başakşehir ve Sivas’ın kümelerini önder bitireceklerine de inanıyorum aslına bakarsanız. Trabzon da Monaco zaferiyle süper bir geri dönüşe imza attı, bence pekala Kızılyıldız ve Ferencvaros’u da yenebilecek güçte bordo-mavililer. Bir orta 21. basamağa düştüğümüz UEFA ülkeler sıralamasında 14.’lüğe tırmandık. Bu performansı sürdürürsek dönemi birinci 11’de bitirip otomatik Şampiyonlar Ligi biletine tekrar kavuşacağımıza inanıyorum. Sırbistan şu anda sıralamada direkt rakibimiz. Trabzon, Kızılyıldız karşısında yalnızca 3 puan için değil, 2023-24 Harika Lig şampiyonunun Devler Ligi bileti için de gayret verecek.
FIRAT AYDINUS: EN KRiTiK MAÇ TRABZON’UN iNŞALLAH bir daha 4’TE 4 OLUR
Abdullah hoca Trabzon’a birinci geldiğinde defans kurgusu ve gol yememe konusuna vurgu yapmıştı. O süreçte de birden fazla maçta genelde tek farklı galibiyetler alındı. Şampiyon kadro takımındaki değişiklikler bu yıl prestiji ile ekibi oyun manasında belirli bir bocalama evresine soksa da bu vakitte de Avcı sonuca gitmesini bir biçimde başardı. F.Bahçe ve Başakşehir’in kümede puan olarak rahat bir durumda olduğunu söyleyebiliriz. Tezini devam ettirmesi ismine Cluj maçında Sivas en azından yenilmemeli. Kızılyıldız deplasmanı ise Trabzon için kritik bir maç. İnşallah bundan evvelki hafta üzere 4’te 4 yapacağımız sonuçları elde ederiz.
GÜNTEKiN ONAY: 4’TE 4 YAPMAK DÜŞ Üzereydi FAKAT BU DEFA MÜMKÜNLÜK AZ
Son Avrupa gecesi 4’te 4 yapmak düş üzereydi. Fakat bu kere bu mümkünlük fazlaca az. Kızılyıldız deplasmanı atmosfer prestijiyle her vakit için epey zordur. Rennes kolay kolay maç kaybetmiyor. Başakşehir, Fiorentina deplasmanında birliktelik alırsa yeterli sonuç olur. Ben Sivasspor’un Cluj’u yeneceğini düşünüyorum.
MEHMET ARSLAN: iNANIYORUM Ki 4 EKİP DA KÜMELERİNDEN ÇIKACAKLAR
Abdullah Avcı uzun mühlet plan yapabileceğiniz istikrarlı bir teknik adam. Başakşehir’de bir futbol kültürü oluşturdu, bunu Trabzon’da oluşturabilmesi için de vakte gereksinimi var. Şayet bu sabrı gösterebilirlerse Trabzon için ilerdeki günler fazlaca daha aydınlık olacaktır.
Avrupa kupalarına gelince 4 ekibin da kümeden çıkacağına yürekten inanıyorum. Bilhassa Sivas’ı ayırıyorum. Kısıtlı takıma karşın hem ligde hem Avrupa’daki gayretlerine alkış tutuyorum.
Okumaya devam et...