Muhteşem Lig’in 30. haftasında Beşiktaş deplasmanından 1-1’lik birliktelikle ayrılan Hatayspor’da Teknik Yönetici Ömer Erdoğan müsabakanın akabinde düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtladı. Çabayı kıymetlendirerek kelamlarına başlayan Erdoğan, “Öncelikle oyuncularımı tebrik ediyorum. Çok âlâ bir uğraş sergilediler. Maçın güç geçeceğini biliyorduk. Hava kaideleri da maçı zorlaştırdı. İki grup oyuncularını da kutluyorum. Ayakta bile durmanın sıkıntı olduğu bir saha vardı. Biz rakibi bekleyip geçiş oyununu çabuk yapmak istedik. Bu sene geçiş oyununda başarılıydık ve buna yoğunluk verdik. Beşiktaş’ın rakipler ikinci bölgede durduğu vakit oyun kurmakta zorlandığını gördük. İkinci bölgede topu kazanıp çabuk hamle etmek istedik. Gole kadar bunu yapamadık. Beşiktaş baskılı başladı. Birinci kısım bizim yarı alanımızda geçti. Ne vakit ki golü yedik ve oyuncuların üstündeki baskı azaldı, biz de oyunu değiştirdik. Hoş de bir golle 1-1’i yakaladık. İkinci yarıda rakibi pasa değil uzun toplara zorladık. Yeteri kadar fırsat bulduk lakin ceza alanı ortasındaki final paslarını ve son vuruşları daha yeterli yapabilseydik 3 puan alabilirdik. Maçın bir o kalede bir bu kalede olduğu bir maç izlettiğimizi düşünüyorum ve oyuncularıma teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“Sezon başında Avrupa gayemiz yoktu lakin artık sonuna kadar kıymetlendirmek istiyoruz”
Grubun kalan haftalarda Avrupa maksadı için uğraş edeceğini söz eden Erdoğan, “Açıkçası bizim döneme başlarken Avrupa maksadımız yoktu. Bunu daha evvel de belirttim. Maksadımız sıfırdan kurulan bir kadro olarak birinci 10’da olmaktı. İnişli çıkışlı bir periyodumuz oldu. Oyuncularımızın Afrika Kupası’na gittiği devirde bir dalgalanma oldu. Son haftalarda da toparladık. Kadro ortasındaki özgüven artışından daha sonra bu biçimde bir fırsat var ise sonuna kadar kıymetlendirmek istiyoruz. Önümüzdeki maçlarda bu maksada ulaşacak imkanlar sunulursa, sonuna kadar zorlamak istiyoruz. Maçların zorluk derecesi de artıyor. Üst kümesi zorlayan bir küme var. Alt tarafta da katılaşmamış durumlar var. Her maç bizim için final niteliği taşıyacak. Oyunumuzu geliştirmek açısından, oyuncuları geliştirmek açısından bunu devam ettireceğiz” dedi.
“Sözleşmesi bitecek olan oyuncudan yaralanmak isteriz”
Dönem sonunda mukavelesi bitecek olan oyunculardan Munir’in opsiyon hakkını kullandıklarını tabir eden Ömer Erdoğan, Traore, Ribeiro ve Diouf ile ilgili olarak da “Munir’in opsiyonu vardı ve bunu kullandık. Öteki oyuncularla da devam etmek istiyoruz. Kendilerine ve menajerlerine bu dileğimizi ilettik. Oyuncular da biraz müddet istediler. Geçen sene yaşadığımız deneyim var. İdaremize başka bir parantez açmamız gerekiyor. Birtakım kulüplerde kontrat uzatmayan oyuncular oynatılmıyor, takım dışı bırakılıyor. Bunu oyunculuk dönemimde de hayatıştım. Biz buna bu biçimde bakmıyoruz ve dönem sonuna kadar kullanmak istiyoruz. Tekliflerimizi yapıyoruz ve bekliyoruz. Umut ederim bu arkadaşlar devam eder. Ben de hoca olarak sıfırdan bir ekip kurmak istemiyorum. Dönem bitiyor, birinci 11’den 8 oyuncu ayrılıyor ve tekrar inşa etmek zorunda kalıyorsunuz. Benim tercih ettiğim bir durum değil bu lakin oyuncular da kalmak isterlerse yeterli olur” açıklamasını yaptı.
“Hücum futbolunu seven bir teknik adamım”
Atakta forma giyen isimlerin Harika Lig’deki en uygun üçlüsü olduğun söyleyen Ömer Erdoğan, “Bizim ilerideki oyuncularımız Üstün Lig’in en düzgün takımı üzere. Diouf’un verdiği performansı tartışmaya gerek yok. Saba Lobjanidze hayli âlâ durumda. El Kaabi de krallık yarışında başkan. Hava koşulları ağırdı ve karşımızda da Beşiktaş üzere büyük bir ekip vardı. bir daha de ellerinden geleni yaptı oyuncularımız. Bugün Saba’nın frikik golüyle 1 puan aldık. Beşiktaş coşkulu bir grup. Onlarla ilgili yorum yapmam uygun olmaz. Fakat bu statta taraftar önünde oynamak güç oluyor” dedi. Oyuncuların kendi yeteneklerinin de atakta bu kadar tesirli olmalarını sağladığını söyleyen Erdoğan “bununla birlikte hoca olarak oyun anlayışı olarak hamlesi epeyce seviyorum. İdman metotlarım da hamleye dayalı. Bir anda maksada gidecek idman yapıyoruz. Bu da oyuncularda alışkanlık oluşturuyor. Hatta kimi vakit idmanlarda oyuncuları durduruyorum zira her vakit atağa gidilmez, biraz grubun dinlenmesi gerekiyor. Oyuncularda artık alışkanlık oldu, kazanılan her topta atağa gidiyorlar. Bu beni keyifli etse de futbol bu ve 90 dakika daima hamle yapamazsınız. 90 dakika boyunca hem rakibi üzerinize getirip alan oluşturmanız gerekiyor tıpkı vakitte rakibin ardında daha sağlıklı hamle etmeniz gerekiyor diye bir niyetim var” diyerek kelamlarını tamamladı.
Okumaya devam et...
“Sezon başında Avrupa gayemiz yoktu lakin artık sonuna kadar kıymetlendirmek istiyoruz”
Grubun kalan haftalarda Avrupa maksadı için uğraş edeceğini söz eden Erdoğan, “Açıkçası bizim döneme başlarken Avrupa maksadımız yoktu. Bunu daha evvel de belirttim. Maksadımız sıfırdan kurulan bir kadro olarak birinci 10’da olmaktı. İnişli çıkışlı bir periyodumuz oldu. Oyuncularımızın Afrika Kupası’na gittiği devirde bir dalgalanma oldu. Son haftalarda da toparladık. Kadro ortasındaki özgüven artışından daha sonra bu biçimde bir fırsat var ise sonuna kadar kıymetlendirmek istiyoruz. Önümüzdeki maçlarda bu maksada ulaşacak imkanlar sunulursa, sonuna kadar zorlamak istiyoruz. Maçların zorluk derecesi de artıyor. Üst kümesi zorlayan bir küme var. Alt tarafta da katılaşmamış durumlar var. Her maç bizim için final niteliği taşıyacak. Oyunumuzu geliştirmek açısından, oyuncuları geliştirmek açısından bunu devam ettireceğiz” dedi.
“Sözleşmesi bitecek olan oyuncudan yaralanmak isteriz”
Dönem sonunda mukavelesi bitecek olan oyunculardan Munir’in opsiyon hakkını kullandıklarını tabir eden Ömer Erdoğan, Traore, Ribeiro ve Diouf ile ilgili olarak da “Munir’in opsiyonu vardı ve bunu kullandık. Öteki oyuncularla da devam etmek istiyoruz. Kendilerine ve menajerlerine bu dileğimizi ilettik. Oyuncular da biraz müddet istediler. Geçen sene yaşadığımız deneyim var. İdaremize başka bir parantez açmamız gerekiyor. Birtakım kulüplerde kontrat uzatmayan oyuncular oynatılmıyor, takım dışı bırakılıyor. Bunu oyunculuk dönemimde de hayatıştım. Biz buna bu biçimde bakmıyoruz ve dönem sonuna kadar kullanmak istiyoruz. Tekliflerimizi yapıyoruz ve bekliyoruz. Umut ederim bu arkadaşlar devam eder. Ben de hoca olarak sıfırdan bir ekip kurmak istemiyorum. Dönem bitiyor, birinci 11’den 8 oyuncu ayrılıyor ve tekrar inşa etmek zorunda kalıyorsunuz. Benim tercih ettiğim bir durum değil bu lakin oyuncular da kalmak isterlerse yeterli olur” açıklamasını yaptı.
“Hücum futbolunu seven bir teknik adamım”
Atakta forma giyen isimlerin Harika Lig’deki en uygun üçlüsü olduğun söyleyen Ömer Erdoğan, “Bizim ilerideki oyuncularımız Üstün Lig’in en düzgün takımı üzere. Diouf’un verdiği performansı tartışmaya gerek yok. Saba Lobjanidze hayli âlâ durumda. El Kaabi de krallık yarışında başkan. Hava koşulları ağırdı ve karşımızda da Beşiktaş üzere büyük bir ekip vardı. bir daha de ellerinden geleni yaptı oyuncularımız. Bugün Saba’nın frikik golüyle 1 puan aldık. Beşiktaş coşkulu bir grup. Onlarla ilgili yorum yapmam uygun olmaz. Fakat bu statta taraftar önünde oynamak güç oluyor” dedi. Oyuncuların kendi yeteneklerinin de atakta bu kadar tesirli olmalarını sağladığını söyleyen Erdoğan “bununla birlikte hoca olarak oyun anlayışı olarak hamlesi epeyce seviyorum. İdman metotlarım da hamleye dayalı. Bir anda maksada gidecek idman yapıyoruz. Bu da oyuncularda alışkanlık oluşturuyor. Hatta kimi vakit idmanlarda oyuncuları durduruyorum zira her vakit atağa gidilmez, biraz grubun dinlenmesi gerekiyor. Oyuncularda artık alışkanlık oldu, kazanılan her topta atağa gidiyorlar. Bu beni keyifli etse de futbol bu ve 90 dakika daima hamle yapamazsınız. 90 dakika boyunca hem rakibi üzerinize getirip alan oluşturmanız gerekiyor tıpkı vakitte rakibin ardında daha sağlıklı hamle etmeniz gerekiyor diye bir niyetim var” diyerek kelamlarını tamamladı.
Okumaya devam et...