Hentbola başlama hikayeni anlatabilir misin? Birinci yıllar nasıldı?
Hentbola ortaokulda vücut eğitimi öğretmenimiz Levent Dülüloğlu’nun beni ekibe seçmesiyle başladım. Birinci senelerda kaleci olarak bakılırsav yapıyordum, sanırım iki yıl kaleci oynadım. Küçükler ve ortaokullarda Türkiye şampiyonu olduğumuz yıllarde ben kaleci olarak oynuyordum. daha sonra Mülayim Yalçın hocamızın “sen solaksın oyuna çıkmalısın” demesiyle oyunculuk mesleğimde başlamış oldu.
Altyapıda kısa müddette parladın ve ulusal kadrolarda oynamaya başladın. Bunda solak olmanın da tesiri oldu mu?
Kaleden çıktığım yıl B yıldız ulusal ekibiyle Balkan şampiyonasına katıldık ve orada şampiyon olduk, bu biçimdece ulusal kadro mesleğim de başlamış oldu. Net hatırlamıyorum, sanrım 16 yaşındaydım birinci A ulusal grup kampına katılmıştım, oradan da Hollanda’da düzenlenen özel bir turnuvaya gitmiştik. Ulusal grup antrenörümüz Kenan Öner’di . Bütün spor branşlarında olduğu üzere bence hentbolda da solak olmak bir avantaj, fakat verilen talihleri yeterli değerlendiremezseniz solak olmanızın antrenörler için pek bir şey söz edeceğini zannetmiyorum. Ben o tarihten itibaren hayli uzun yıllar kesintisiz ulusal grupta bakılırsav aldım, sanırım hocalarımın verdiği bahtı âlâ değerlendirdim.
O senelerda Modaspor’un bilhassa altyapıda kıymetli bir üstünlüğü vardı. Biraz başarılarınızdan bahseder misin?
Modaspor kulübünde uzun yıllar hem kendi yaş gruplarımızda birebir vakitte 1. Lig’de (şimdiki Harika Lig) çaba ettik. Ligde pek bir başarımız olmasa da, oradan aldığımız deneyim ile kendi yaşıtlarımızda her vakit Türkiye dereceleri aldık. Bu dereceler sıklıkla Türkiye şampiyonluğu idi. Hem okullarda hem kulüplerde küçükler, yıldızlar ve gençler kategorilerinde hayli fazla başarımız oldu. bununla birlikte Liselerarası Dünya Şampiyonlarına katıldık. Sanırım bu başarılarımızın en büyük niçini her kategoride bir arada oynamamızdı. O ekipteki dostluklarımız hala devam ediyor, benim için fazlaca özel dostluklar. Birden fazla hentbolu bırakmış olsa da, biz kopmadık. Seyhan’la senelerca birlikte oynadık, Serpil, Tülin senelerca tıpkı kadrolarda ya da rakip olarak oynadık. Handan, Azra, Sema, Semra, Eylül, Ahu, Çağla üzere bir epey arkadaşımla hentbol yardımıyla Modaspor’da tanıştım.
hemen sonrasında A kadroya yükseldin. Hangi ekiplerde oynadın?
ondan sonrasında benim birinci profesyonelliğimi yaşadığım Yeni Karamürsel (YKM) kadrosuna transfer oldum. Ve bu kulüpte birinci Lig Şampiyonluğu, Türkiye Kupası Şampiyonluğu ve birinci kere Şampiyonlar Ligi’nde oynama başarısı elde ettim. Oynadığım kulüpler; Yeni Karamürsel (1997/98), Üsküdar Belediyesi (1998/2004), Ankara Havelsan (2004/06), Romanya Braşov (2006/07), Üsküdar Belediyesi (2007/13), İstanbul Maltepe (2013/14), Kastamonu Belediyesi (2015/18), Üsküdar Belediyesi (2018/19) ve Yalıkavak Spor Kulübü (2019/22).
Ne üzere muvaffakiyetler elde ettin kulüp gruplarıyla?
Oynadığım kulüplerde biroldukca lig şampiyonluğu, Türkiye kupası şampiyonluğu üzere başarılarım oldu. Bunların yanında Avrupa kupalarında final ve yarı final oynama başarısı gösterdik. En unutulmaz grupların başında olağan ki birinci ekonomik özgürlüğümü elime aldığım ve birinci üst seviye muvaffakiyetler yaşadığım YKM grubu geliyor. daha sonrasında sayısız başarılara imza attığımız benim meskenim olan Üsküdar Belediyesi, bir daha şampiyonluk yaşadığım ve Avrupa kupalarında final, yarı final oynama başarısı gösterdiğimiz Kastamonu Belediyesi, yurt dışı tecrübem olan Romanya’daki grubum ve son olarak bana fevkalade bir jübile yaşatan ve üç sene keyifle oynadığım Yalıkavak Spor Kulübü. Sanırım ben hiç bir kulübümü unutamamışım. Ne memnun bana…
Bu kadar yıl ortasında fazlaca değerli antrenörlerle de çalıştın. Neler söyleyebilirsin bu antrenörler ile ilgili olarak?
Çok insancıl, her manada gelişimime katkı sağlayan, beni daima bir adım daha ileri gitmeye teşvik eden, alanında epeyce bilgili antrenörlerle keyifle çalıştım, bunun yanında natürel ki beni epeyce zorlayan hatta hentbolu bırakma noktasına getiren güçlü antrenörlerle de çalışmadım değil. bu biçimdelarda bu insanlara epeyce kızsam da bir biçimde beni güçlendirdiklerine inanıyorum, tahminen formül bu olmamalıydı lakin bana daha sonrasında güç kattılar.
Milli ekip mesleğin de devam ediyordu, değil mi? Toplamda kaç defa ulusal oldun?
Milli kadro mesleğim uzun yıllar devam etti, sayısını net bilmemekle birlikte 400’ün fazla sefer ulusal formayı giydim. Bu benim için büyük bir gurur kaynağı. 25 yıl ulusal ekiplerde bakılırsav aldım, kaptanlık yaptım. Kulüp ekiplerinde bu muvaffakiyetler olurken ulusal ekipte da devam ediyordu.
Plaj hentbolu da var bu ortada değil mi? Değerli muvaffakiyetler da elde ettin. Biraz da plaj hentbolundan bahsedebilir miyiz?
senelerca hem salon hem plaj hentbolunu birlikte oynadım. Her vakit büyük keyif alarak oynadığım ve bence fazlaca estetik duran bir branşı hentbolun. Biz salonda alamadığımız birden fazla başarıyı plajda aldık. Avrupa ikinciliği, dünya ikinciliği, Dünya Oyunları üçüncülüğü ve Akdeniz Oyunları üçüncülüğü.
Artık Plaj Hentbolunun olimpik bir branş olarak kabul edilmesi bekleniyor. Bu yolda ulusal gruplarımızın olimpiyatlara katılması plaj hentboluyla daha kolay olacak üzere gözüküyor. Bu mevzuda ne düşünüyorsun?
Biz ülkemizin pozisyonu itibariyle plaj hentboluna epey yatkın bir ülkeyiz. Hentbolcularımız da bence fazlaca rahat ve severek plaj hentbolunu oynuyorlar. Olimpiyatlar hasretimizi plaj hentboluyla bir nebze de olsa giderebiliriz. Bunun için şimdiden planlı ve programlı bir biçimde, kadromuzla hazırlıklara başlamalıyız. Ben plajda epey başarılı olacağımıza inanıyorum.
Kısa da olsa yurtdışı tecrübede oldu? Biraz da yurtdışı tecrübesinden bahseder misin?
Bir yıl yurtharicinde oynadım. Benim oymadığım periyotta Romanya her manada zorlayıcı bir ülkeydi. Hala inanılmaz kaliteli, sağlam bir ligleri var. Ben güç bir yerde olsam da, oradaki antrenörüm de zorlayıcı bir antrenördü, düzgün bir menajerim olsaydı daha uzun yıllar yurt haricinde hentbol oynamak isterdim. Maalesef en büyük şanssızlığım menajerimin kaliteli olmamasıydı.
Daha uzun yıllar yurtharicinde oynamak istemez miydin? Yurtharicinden transfer teklifleri oluyor muydu? var ise neydi seni Türkiye’de tutan?
Dediğim üzere uzun yıllar oynamak isterdim fakat bu biçimdeda yurtharicinde transferler profesyonel yapılıyordu tıpkı şu an olduğu üzere. Maalesef yönlendiren biri olmadığı için yurt dışı mesleğim hayli kısa sürdü. Öteki taraftan Türkiye de de yurtharicinden kazanabileceğim parayı kazanıyordum ve yönlendiren biride olmadığı için Türkiye ile yetindim. Mevzuyla ilgili maalesef pişmanlığım var.
Kariyerinin son periyotlarında Yalıkavak’a transfer oldun. Nasıl oldu bu transfer?
Ben daha Kastamonu’da oynarken Yalıkavak Spor Kulübü 1. Ligde uğraş ediyordu ve Selim Beyefendi beni ekibinde istiyordu. Ben Kastamonu’dan ayrıldıktan daha sonra bir sene İstanbul Üsküdar Belediyesinde oynadım. Yalıkavak da o sene Muhteşem Lig’e çıktı ve Selim Beyefendi bir daha beni istedi ve ben de bir daha sonraki sene için yemin ettim. 2019/20 dönemi itibariyle Yalıkavak Spor Kulübü sportmeni oldum. Uygun ki de olmuşum.
Yalıkavak’la sahiden başarılı sonuçlar aldınız. Yalıkavak’la muahededen evvel bu biçimdesine başarılı olabileceğinizi bekliyor muydun?
Anlaşmadan evvel Kıvanç Hocamın ve Sevinç Hocamın orada olması, transfer gelen Sevilay, Yasemin üzere kaliteli isimlerle oynayacak olmam benim içimi rahatlatmıştı lakin takımımızın dar olması sebebiyle bu kadar başarılı olacağımızı açıkçası varsayım etmiyordum. Lakin Kıvanç Hoca âlâ idman yaptırmayı epeyce seven bir antrenör. Sevinç Hocam da birebir biçimde. Bizler atletleri olarak nitekim özveriyle çalıştık, bence üç yıl boyunca hem ligde hem kupalarda başarılı olduk. Umarım bu muvaffakiyet katlanarak devam eder.
Sezon başında hentbola oyuncu olarak nokta koyup yardımcı antrenör olarak anlaştın. sonucu almak güç olmadı mı?
Ben bırakma sonucunı iki yıldır düşünüyordum, daha doğrusu bu sonucu iki yıl öncesinde vermiştim. Alışılmış ki hentboldan ayrılmanın, faal olarak oynayamamanın sıkıntı olacağının farkındayım. Lakin benim için değerli olan yeterli durumdayken bile, bir şeylerin hayatımızda vakti dolduysa bunu fark etmek ve ona veda edebilmek. Demek istediğim ben hentbola veda ettiğimde sağ olsunlar beşerler “daha oynardın” dediler, “iyi bir dönem çıkardın” dediler. Haklılar da. Ben bu sene de dahil olmak üzere ekstra bir durum olmadıkça 60 dakika oynayan ve performans sergileyen bir hentbolcuydum lakin dediğim üzere kimi vakit yeni bir şeylerin ömrümüze gelmesi için birtakım şeylere veda etmek gerekiyor. Benim vedam kısmen bir veda oldu bir daha hentbolun ortasında olacağım. Yalıkavak da antrenörlük yapmasam da hentbolun ortasında olacaktım. Bunu hentbola borçluyum.
Yardımcı antrenör olarak amaçların var olağan olarak. Bunlardan bahsedebilir misin?
Öncelikli maksadım antrenörlüğü öğrenmek. Hentbol oynamak ile oynatmak ve öğretmek fazlaca farklı şeyler bunun farkındayım. O yüzden evvela bu hususlara eğileceğim. Kıvanç Hocamın yükünü azaltmak, hocalarımın arkadaşlarımla içinde bir köprü olmak istiyorum. Ve elimden geldiğince hem grup arkadaşlarıma tıpkı vakitte kendime katkı olmak istiyorum. Yeni bir macera başlıyor ve ben çok heyecanlıyım.
Plaj hentbolu, üniversite ulusal kadrosu, salon ulusal takımları… Oynamadığın ulusal kadro kaldı mı?
Sanırım veteran ulusal kadrosu şimdiki gayem. bu biçimde bir mesleğe sahip olduğum için kendimi fazlaca şanslı hissediyorum hem de bu mesleği hak etmiş hissediyorum. Zira fedakarlık yoksa muvaffakiyet da olmuyor ve bu soruyu yanıtlarken ne kadar başarılı bir hentbol hayatımın olduğunun bir kez daha farkına vardım ve şükrettim.
Mili kadroların tüm kademelerinde oynayan bir isim olarak genç hentbolculara vermek istediğin tavsiyeler neler?
En büyük teklifim naçizane, öz disiplinlerini sağlayarak hentbolu hayatlarında öncelikli yere koymaları. Muvaffakiyet; fedakarlık, amaca uygun çalışma ve disiplin ister. Bunların yanında oynadığımız şeyin bir oyun olduğunu unutmamalarını rica ediyorum. Ve oyunu keyif almak, eğlenmek için oynarız. Lütfen her idmanda her maçta önceliğiniz bu olsun, inanın daha sonrasında muvaffakiyet aslına bakarsan gelecek. Keyif aldığımız bir işi yaparken ister istemez en uygununu yapmaya çalışırız. Ve bence bir işin en güzelini yapmaya çalışıyorsak başarılıyızdır. Keyifle oynadığınız hentbolu en yeterli biçimde oynamaya çalışın.
Röportaj: Burak Tezcan / THF
Okumaya devam et...
Hentbola ortaokulda vücut eğitimi öğretmenimiz Levent Dülüloğlu’nun beni ekibe seçmesiyle başladım. Birinci senelerda kaleci olarak bakılırsav yapıyordum, sanırım iki yıl kaleci oynadım. Küçükler ve ortaokullarda Türkiye şampiyonu olduğumuz yıllarde ben kaleci olarak oynuyordum. daha sonra Mülayim Yalçın hocamızın “sen solaksın oyuna çıkmalısın” demesiyle oyunculuk mesleğimde başlamış oldu.
Altyapıda kısa müddette parladın ve ulusal kadrolarda oynamaya başladın. Bunda solak olmanın da tesiri oldu mu?
Kaleden çıktığım yıl B yıldız ulusal ekibiyle Balkan şampiyonasına katıldık ve orada şampiyon olduk, bu biçimdece ulusal kadro mesleğim de başlamış oldu. Net hatırlamıyorum, sanrım 16 yaşındaydım birinci A ulusal grup kampına katılmıştım, oradan da Hollanda’da düzenlenen özel bir turnuvaya gitmiştik. Ulusal grup antrenörümüz Kenan Öner’di . Bütün spor branşlarında olduğu üzere bence hentbolda da solak olmak bir avantaj, fakat verilen talihleri yeterli değerlendiremezseniz solak olmanızın antrenörler için pek bir şey söz edeceğini zannetmiyorum. Ben o tarihten itibaren hayli uzun yıllar kesintisiz ulusal grupta bakılırsav aldım, sanırım hocalarımın verdiği bahtı âlâ değerlendirdim.
O senelerda Modaspor’un bilhassa altyapıda kıymetli bir üstünlüğü vardı. Biraz başarılarınızdan bahseder misin?
Modaspor kulübünde uzun yıllar hem kendi yaş gruplarımızda birebir vakitte 1. Lig’de (şimdiki Harika Lig) çaba ettik. Ligde pek bir başarımız olmasa da, oradan aldığımız deneyim ile kendi yaşıtlarımızda her vakit Türkiye dereceleri aldık. Bu dereceler sıklıkla Türkiye şampiyonluğu idi. Hem okullarda hem kulüplerde küçükler, yıldızlar ve gençler kategorilerinde hayli fazla başarımız oldu. bununla birlikte Liselerarası Dünya Şampiyonlarına katıldık. Sanırım bu başarılarımızın en büyük niçini her kategoride bir arada oynamamızdı. O ekipteki dostluklarımız hala devam ediyor, benim için fazlaca özel dostluklar. Birden fazla hentbolu bırakmış olsa da, biz kopmadık. Seyhan’la senelerca birlikte oynadık, Serpil, Tülin senelerca tıpkı kadrolarda ya da rakip olarak oynadık. Handan, Azra, Sema, Semra, Eylül, Ahu, Çağla üzere bir epey arkadaşımla hentbol yardımıyla Modaspor’da tanıştım.
hemen sonrasında A kadroya yükseldin. Hangi ekiplerde oynadın?
ondan sonrasında benim birinci profesyonelliğimi yaşadığım Yeni Karamürsel (YKM) kadrosuna transfer oldum. Ve bu kulüpte birinci Lig Şampiyonluğu, Türkiye Kupası Şampiyonluğu ve birinci kere Şampiyonlar Ligi’nde oynama başarısı elde ettim. Oynadığım kulüpler; Yeni Karamürsel (1997/98), Üsküdar Belediyesi (1998/2004), Ankara Havelsan (2004/06), Romanya Braşov (2006/07), Üsküdar Belediyesi (2007/13), İstanbul Maltepe (2013/14), Kastamonu Belediyesi (2015/18), Üsküdar Belediyesi (2018/19) ve Yalıkavak Spor Kulübü (2019/22).
Ne üzere muvaffakiyetler elde ettin kulüp gruplarıyla?
Oynadığım kulüplerde biroldukca lig şampiyonluğu, Türkiye kupası şampiyonluğu üzere başarılarım oldu. Bunların yanında Avrupa kupalarında final ve yarı final oynama başarısı gösterdik. En unutulmaz grupların başında olağan ki birinci ekonomik özgürlüğümü elime aldığım ve birinci üst seviye muvaffakiyetler yaşadığım YKM grubu geliyor. daha sonrasında sayısız başarılara imza attığımız benim meskenim olan Üsküdar Belediyesi, bir daha şampiyonluk yaşadığım ve Avrupa kupalarında final, yarı final oynama başarısı gösterdiğimiz Kastamonu Belediyesi, yurt dışı tecrübem olan Romanya’daki grubum ve son olarak bana fevkalade bir jübile yaşatan ve üç sene keyifle oynadığım Yalıkavak Spor Kulübü. Sanırım ben hiç bir kulübümü unutamamışım. Ne memnun bana…
Bu kadar yıl ortasında fazlaca değerli antrenörlerle de çalıştın. Neler söyleyebilirsin bu antrenörler ile ilgili olarak?
Çok insancıl, her manada gelişimime katkı sağlayan, beni daima bir adım daha ileri gitmeye teşvik eden, alanında epeyce bilgili antrenörlerle keyifle çalıştım, bunun yanında natürel ki beni epeyce zorlayan hatta hentbolu bırakma noktasına getiren güçlü antrenörlerle de çalışmadım değil. bu biçimdelarda bu insanlara epeyce kızsam da bir biçimde beni güçlendirdiklerine inanıyorum, tahminen formül bu olmamalıydı lakin bana daha sonrasında güç kattılar.
Milli ekip mesleğin de devam ediyordu, değil mi? Toplamda kaç defa ulusal oldun?
Milli kadro mesleğim uzun yıllar devam etti, sayısını net bilmemekle birlikte 400’ün fazla sefer ulusal formayı giydim. Bu benim için büyük bir gurur kaynağı. 25 yıl ulusal ekiplerde bakılırsav aldım, kaptanlık yaptım. Kulüp ekiplerinde bu muvaffakiyetler olurken ulusal ekipte da devam ediyordu.
Plaj hentbolu da var bu ortada değil mi? Değerli muvaffakiyetler da elde ettin. Biraz da plaj hentbolundan bahsedebilir miyiz?
senelerca hem salon hem plaj hentbolunu birlikte oynadım. Her vakit büyük keyif alarak oynadığım ve bence fazlaca estetik duran bir branşı hentbolun. Biz salonda alamadığımız birden fazla başarıyı plajda aldık. Avrupa ikinciliği, dünya ikinciliği, Dünya Oyunları üçüncülüğü ve Akdeniz Oyunları üçüncülüğü.
Artık Plaj Hentbolunun olimpik bir branş olarak kabul edilmesi bekleniyor. Bu yolda ulusal gruplarımızın olimpiyatlara katılması plaj hentboluyla daha kolay olacak üzere gözüküyor. Bu mevzuda ne düşünüyorsun?
Biz ülkemizin pozisyonu itibariyle plaj hentboluna epey yatkın bir ülkeyiz. Hentbolcularımız da bence fazlaca rahat ve severek plaj hentbolunu oynuyorlar. Olimpiyatlar hasretimizi plaj hentboluyla bir nebze de olsa giderebiliriz. Bunun için şimdiden planlı ve programlı bir biçimde, kadromuzla hazırlıklara başlamalıyız. Ben plajda epey başarılı olacağımıza inanıyorum.
Kısa da olsa yurtdışı tecrübede oldu? Biraz da yurtdışı tecrübesinden bahseder misin?
Bir yıl yurtharicinde oynadım. Benim oymadığım periyotta Romanya her manada zorlayıcı bir ülkeydi. Hala inanılmaz kaliteli, sağlam bir ligleri var. Ben güç bir yerde olsam da, oradaki antrenörüm de zorlayıcı bir antrenördü, düzgün bir menajerim olsaydı daha uzun yıllar yurt haricinde hentbol oynamak isterdim. Maalesef en büyük şanssızlığım menajerimin kaliteli olmamasıydı.
Daha uzun yıllar yurtharicinde oynamak istemez miydin? Yurtharicinden transfer teklifleri oluyor muydu? var ise neydi seni Türkiye’de tutan?
Dediğim üzere uzun yıllar oynamak isterdim fakat bu biçimdeda yurtharicinde transferler profesyonel yapılıyordu tıpkı şu an olduğu üzere. Maalesef yönlendiren biri olmadığı için yurt dışı mesleğim hayli kısa sürdü. Öteki taraftan Türkiye de de yurtharicinden kazanabileceğim parayı kazanıyordum ve yönlendiren biride olmadığı için Türkiye ile yetindim. Mevzuyla ilgili maalesef pişmanlığım var.
Kariyerinin son periyotlarında Yalıkavak’a transfer oldun. Nasıl oldu bu transfer?
Ben daha Kastamonu’da oynarken Yalıkavak Spor Kulübü 1. Ligde uğraş ediyordu ve Selim Beyefendi beni ekibinde istiyordu. Ben Kastamonu’dan ayrıldıktan daha sonra bir sene İstanbul Üsküdar Belediyesinde oynadım. Yalıkavak da o sene Muhteşem Lig’e çıktı ve Selim Beyefendi bir daha beni istedi ve ben de bir daha sonraki sene için yemin ettim. 2019/20 dönemi itibariyle Yalıkavak Spor Kulübü sportmeni oldum. Uygun ki de olmuşum.
Yalıkavak’la sahiden başarılı sonuçlar aldınız. Yalıkavak’la muahededen evvel bu biçimdesine başarılı olabileceğinizi bekliyor muydun?
Anlaşmadan evvel Kıvanç Hocamın ve Sevinç Hocamın orada olması, transfer gelen Sevilay, Yasemin üzere kaliteli isimlerle oynayacak olmam benim içimi rahatlatmıştı lakin takımımızın dar olması sebebiyle bu kadar başarılı olacağımızı açıkçası varsayım etmiyordum. Lakin Kıvanç Hoca âlâ idman yaptırmayı epeyce seven bir antrenör. Sevinç Hocam da birebir biçimde. Bizler atletleri olarak nitekim özveriyle çalıştık, bence üç yıl boyunca hem ligde hem kupalarda başarılı olduk. Umarım bu muvaffakiyet katlanarak devam eder.
Sezon başında hentbola oyuncu olarak nokta koyup yardımcı antrenör olarak anlaştın. sonucu almak güç olmadı mı?
Ben bırakma sonucunı iki yıldır düşünüyordum, daha doğrusu bu sonucu iki yıl öncesinde vermiştim. Alışılmış ki hentboldan ayrılmanın, faal olarak oynayamamanın sıkıntı olacağının farkındayım. Lakin benim için değerli olan yeterli durumdayken bile, bir şeylerin hayatımızda vakti dolduysa bunu fark etmek ve ona veda edebilmek. Demek istediğim ben hentbola veda ettiğimde sağ olsunlar beşerler “daha oynardın” dediler, “iyi bir dönem çıkardın” dediler. Haklılar da. Ben bu sene de dahil olmak üzere ekstra bir durum olmadıkça 60 dakika oynayan ve performans sergileyen bir hentbolcuydum lakin dediğim üzere kimi vakit yeni bir şeylerin ömrümüze gelmesi için birtakım şeylere veda etmek gerekiyor. Benim vedam kısmen bir veda oldu bir daha hentbolun ortasında olacağım. Yalıkavak da antrenörlük yapmasam da hentbolun ortasında olacaktım. Bunu hentbola borçluyum.
Yardımcı antrenör olarak amaçların var olağan olarak. Bunlardan bahsedebilir misin?
Öncelikli maksadım antrenörlüğü öğrenmek. Hentbol oynamak ile oynatmak ve öğretmek fazlaca farklı şeyler bunun farkındayım. O yüzden evvela bu hususlara eğileceğim. Kıvanç Hocamın yükünü azaltmak, hocalarımın arkadaşlarımla içinde bir köprü olmak istiyorum. Ve elimden geldiğince hem grup arkadaşlarıma tıpkı vakitte kendime katkı olmak istiyorum. Yeni bir macera başlıyor ve ben çok heyecanlıyım.
Plaj hentbolu, üniversite ulusal kadrosu, salon ulusal takımları… Oynamadığın ulusal kadro kaldı mı?
Sanırım veteran ulusal kadrosu şimdiki gayem. bu biçimde bir mesleğe sahip olduğum için kendimi fazlaca şanslı hissediyorum hem de bu mesleği hak etmiş hissediyorum. Zira fedakarlık yoksa muvaffakiyet da olmuyor ve bu soruyu yanıtlarken ne kadar başarılı bir hentbol hayatımın olduğunun bir kez daha farkına vardım ve şükrettim.
Mili kadroların tüm kademelerinde oynayan bir isim olarak genç hentbolculara vermek istediğin tavsiyeler neler?
En büyük teklifim naçizane, öz disiplinlerini sağlayarak hentbolu hayatlarında öncelikli yere koymaları. Muvaffakiyet; fedakarlık, amaca uygun çalışma ve disiplin ister. Bunların yanında oynadığımız şeyin bir oyun olduğunu unutmamalarını rica ediyorum. Ve oyunu keyif almak, eğlenmek için oynarız. Lütfen her idmanda her maçta önceliğiniz bu olsun, inanın daha sonrasında muvaffakiyet aslına bakarsan gelecek. Keyif aldığımız bir işi yaparken ister istemez en uygununu yapmaya çalışırız. Ve bence bir işin en güzelini yapmaya çalışıyorsak başarılıyızdır. Keyifle oynadığınız hentbolu en yeterli biçimde oynamaya çalışın.
Röportaj: Burak Tezcan / THF
Okumaya devam et...